"HİZMET DIŞINDA RESMİ SIFATININ GEREKTİRDİĞİ SAYGINLIĞI VE GÜVEN DUYGUSUNU SARSACAK EYLEM VE DAVRANIŞLARDA BULUNMAK" DİSİPLİN SUÇU

"HİZMET DIŞINDA RESMİ SIFATININ GEREKTİRDİĞİ SAYGINLIĞI VE GÜVEN DUYGUSUNU SARSACAK EYLEM VE DAVRANIŞLARDA BULUNMAK" DİSİPLİN SUÇU

 

    “Hizmet Dışında Resmi Sıfatının Gerektirdiği Saygınlığı ve Güven Duygusunu Sarsacak Eylem ve Davranışlarda Bulunmak” disiplinsizlik fiili, 7068 Sayılı Genel Kolluk Disiplin Hükümleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Kabul Edilmesine Dair Kanunda düzenlenmiştir. Dolayısıyla, Emniyet Genel Müdürlüğü, Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığı personelini ilgilendirmektedir. Altı ay kısa süreli durdurma cezasını öngören bir disiplinsizlik fiilidir. Emniyet Genel Müdürlüğü personeli açısından 4 disiplin ceza puanına, Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığı personeli açısından 5 disiplin ceza puanına neden olmaktadır.  Dolayısıyla, disiplin ceza puanına bağlı olarak meslekten çıkarma cezası verilmesinde büyük bir etkiye sahiptir.

“Hizmet Dışında Resmi Sıfatının Gerektirdiği Saygınlığı ve Güven Duygusunu Sarsacak Eylem ve Davranışlarda Bulunmak” disiplinsizlik fiili nedeniyle ceza alan Emniyet Genel Müdürlüğü, Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığı personeli,  kesinleşen kararın kendilerine tebliğinden itibaren 60 gün içinde idari yargıda dava açabilmektedir.

7068 Sayılı Kanunda "Hizmet Dışında Resmi Sıfatının Gerektirdiği Saygınlığı ve Güven Duygusunu Sarsacak Eylem ve Davranışlarda Bulunmak" fiilinin, hangi eylem ve davranışları kapsadığı açıkça sayılmamıştır. Ancak, kamu görevlisinin söz ve davranışları nedeniyle, vatandaşın kamu görevlisine duyacağı güven ve saygı duygusunu sarsacak nitelikteki fiillerin, bu kapsamda değerlendirilmesi gerektiği açıktır.

Konuyla ilgili mahkeme kararları incelendiğinde, genellikle hizmet dışında özel hayatta sergilenen söz ve davranışların, “Hizmet Dışında Resmi Sıfatının Gerektirdiği Saygınlığı ve Güven Duygusunu Sarsacak Eylem ve Davranışlarda Bulunmak” disiplinsizlik fiili olarak değerlendirilerek ceza verildiği görülmektedir.

Hizmet Dışında Resmi Sıfatının Gerektirdiği Saygınlığı ve Güven Duygusunu Sarsacak Eylem ve Davranışlarda Bulunmak” disiplinsizlik eylemi ile bireyin özel hayatına ilişkin eylemler arasında hassas bir sınır bulunmaktadır. Bu sınırın aşılması, “özel hayatın gizliliği” hakkının ihlali anlamına gelecektir. 

Disiplin kuralları, kamu kurumlarının iç düzenini devam ettirmek, onun verimli, süratli ve yararlı bir biçimde çalışmasını sağlamak, saygınlığını korumak amacıyla tesis edilmektedir. Kamu görevlileri açısından disiplin cezalarının amacı, kamu görevlisini görevine bağlamak, kamu hizmetinin gereği gibi yürütülmesini ve bu suretle kurumların huzurunu temin etmektir.

Özel hayat kavramı eksiksiz bir tanımı bulunmayan geniş bir kavramdır. Bu kapsamda korunan hukuki değer temelde kişisel bağımsızlıktır. Özel hayata saygı hakkının kapsamının belirlenmesinde "bireyin kişiliğini geliştirmesi ve gerçekleştirmesi" kavramı temel alınmaktadır. Anılan hak, herkesin istenmeyen bütün müdahalelerden uzak kendine özel bir ortamda yaşama hakkına sahip olduğuna işaret etmekle birlikte, kişiliğin serbestçe geliştirilmesiyle uyumlu birçok hukuki menfaati de içermektedir. Bu mahremiyet alanı, Devletin müdahale edemeyeceği veya meşru amaçlarla asgari düzeyde müdahale edebileceği özel bir alanı kapsamaktadır.

1982 Anayasası’nın “Temel Haklar ve Ödevler” kısmının “Özel Hayatın Gizliliği ve Korunma” başlıklı bölümünde yer alan 20’nci maddesinin 1’inci fıkrasında, “Herkes, özel hayatına ve aile hayatına saygı gösterilmesini isteme hakkına sahiptir. Özel hayatın ve aile hayatının gizliliğine dokunulamaz.” hükmü; 90’ıncı maddesinin 5’inci fıkrasında ise, “Usulüne göre yürürlüğe konulmuş Milletlerarası antlaşmalar kanun hükmündedir. Bunlar hakkında Anayasaya aykırılık iddiası ile Anayasa Mahkemesine başvurulamaz. Usulüne göre yürürlüğe konulmuş temel hak ve özgürlüklere ilişkin milletlerarası antlaşmalarla kanunların aynı konuda farklı hükümler içermesi nedeniyle çıkabilecek uyuşmazlıklarda milletlerarası antlaşma hükümleri esas alınır.” hükmü yer almaktadır.

Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin “Özel ve aile hayatına saygı hakkı” başlıklı 8’inci maddesinde, “Herkes özel ve aile hayatına, konutuna ve yazışmasına saygı gösterilmesi hakkına sahiptir. Bu hakkın kullanılmasına bir kamu makamının müdahalesi, ancak müdahalenin yasayla öngörülmüş ve demokratik bir toplumda ulusal güvenlik, kamu güvenliği, ülkenin ekonomik refahı, düzenin korunması, suç işlenmenin önlenmesi, sağlığın veya ahlakın veya başkalarının hak ve özgürlüklerinin korunması için gerekli bir tedbir olması durumunda söz konusu olabilir.” hükmü; “Ayrımcılık yasağı” başlıklı 14’üncü maddesinde, “Bu Sözleşme’de tanınan hak ve özgürlüklerden yararlanma, cinsiyet, ırk, renk, dil, din, siyasal veya diğer kanaatler, ulusal veya toplumsal köken, ulusal bir azınlığa aidiyet, servet, doğum başta olmak üzere herhangi bir başka duruma dayalı hiçbir ayrımcılık gözetilmeksizin sağlanmalıdır.” hükmü yer almaktadır.

Yukarıda yer verilen Anayasa ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi hükümleri ile koruma altına alınan hak ve özgürlüklerden yararlanma bakımından herkesin eşit olduğu ve hiçbir ayrım gözetilemeyeceği dikkate alındığında, kamu görevlisi olmanın hak ve özgürlüklerden yararlanma hakkını sınırlandırmayacağı açıktır.

Disiplin kurallarının, esasen idarenin iç düzeninin korunması işlevini yerine getirdiği göz önünde bulundurulduğunda, kolluk personelinin hizmet dışındaki özel hayatına ilişkin eylemlerinin, memur disiplin hukukunun alanına girmesi için idarenin iç düzenini bozan, kamu hizmetinin iyi ve düzenli bir şekilde sunulmasını olumsuz şekilde etkileyen, kendisine duyulan saygınlık ve güven duygusunu sarsan bir yönünün bulunması gerekmektedir. Dolayısıyla, disiplin hukukunu ve kamu hizmetini ilgilendiren bir yönü bulunmayan özel hayata ilişkin eylemler nedeniyle disiplin cezası verilmesi, Anayasa’nın 20’nci maddesi ile Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 8’inci maddesi ile korunan “özel hayata ve aile hayatına saygı hakkı”nın ihlaline neden olacaktır. Dolayısıyla, tesis edilen disiplin işlemlerinde, bireylerin özel hayatlarına ilişkin eylemlerinin, mesleki hayatları üzerindeki etkilerinin ve kamu hizmeti sunan ilgili kurumların işleyişi üzerindeki etkilerinin yeterli ve ikna edici bir şekilde ortaya konulması; kolluk personelinin "özel alanı" ile sürdürdüğü "kamu görevi" arasındaki hassas sınırın aşılmaması gerekir.


 

Avukata Sor!


Kategoriler

Diğer Başlıklar

OLUMSUZ (DÜŞÜK) SİCİL NEDENİYLE UZMAN ERBAŞ SÖZLEŞME FESİH VEYA SÖZLEŞME YENİLENMEMESİ (UZATILMAMASI) İŞLEMLERİ

OLUMSUZ (DÜŞÜK) SİCİL NEDENİYLE UZMAN ERBAŞ SÖZLEŞME FESİH VEYA SÖZLEŞME YENİLENMEMESİ

29-05-2021

45 GÜN İÇİNDE SAĞLIK RAPORLARININ BAKANLIĞA ULAŞTIRILMAMASI NEDENİYLE ADAYLIĞI SONLANDIRILAN SÖZLEŞMELİ ER HAKKINDA EMSAL KARAR

45 GÜN İÇİNDE SAĞLIK RAPORLARININ BAKANLIĞA ULAŞTIRILMAMASI NEDENİYLE ADAYLIĞI SONLANDIRILAN SÖZLEŞMELİ

05-12-2020